Sitemizden Memnun Kalırsınız Umarım...!!!
|
![]() |
|||||||
Slm Ben Deniz,
Hepinize İyi Eğlenceler Sitemde Sitenin Diger ADMİN'i Kubilay'dır İYİ GÜNLER...!!! GİTAR Gitarın ilk atası Orta Asyda'da yapılmış olan uddur. İlk başlarda ud gibi olurken Orta doğu Asya'dan göç edip Avrupa'ya giden Orta Doğu Türkleri udu değiştirip başka bir hal almasına neden olmuştur. Gitarın ilk örnekleri İspanya'da ve parmakla çalınırdı.Daha sonra gitara 5 tel takıldı, daha önce sayısı az olan perdeler 10'a çıkarıldı. Teller pesten tize doru "la-re-sol-si-mi" olarak akortlanmaya] başlandı. 18.yy'ın sonlarına doğru pes tarafa kalın bir "mi teli" daha eklenerek tel sayısı 6 ya çıkarıldı. (Söz konusu bu teori türk müzikologlarınca ortaya atılmış olmakla beraber, gitarin kitara denilen ve hint kökenli olan bir çalgıdan ilham alınarak evrildiğini söyleyenler de vardır. Kitara, hint müziğinde sitar olarak dönüşürken, batı müziğinde şimdiki gitar halini alır. Bununla beraber antik yunan ikonlarında, lir adı verilen ancak şimdiki neredeyse bütün telli çalgılara ilham olan bir primitif enstruman da kayıtlar da bulunmaktadır. Lir,rönesansın sonlarında şimdiki gitara ilham verecek olan halini almaya başlayacaktır) Daha sonra 19. yy. ortalarında Antonio de Torres enstrümana yeni bir biçim verdi. Enstrümanı daha belirgin bir hale getirdi (büyüttü ). Vidalı burgular takıldı; saptaki perde(fret) sayısı arttı; sesi güçlendi, göğüs içindeki balkonlar tek bir merkezden çıkan seslere daha net yön verir oldu. Daha sonra da gitar şekil olarak değişimlere uğradı. Folk ve caz müziğinde kullanılan gitarlara çelik teller takıldı. 1920 yılında elektro gitar doğdu. Elektro gitar sayesinde gövde rezonans kutusu olmaktan çıkmış enstrümanla dinleyici arasına, amplifikatör denen elektronik bir yükseltici girmiştir. Elektronik gitar doğduktan sonrada Gitarın çeşitleri artmaya başlamıştır.Kendi üzerinde Amplifikatör bulunduran gitarlar,12 telli gitarlar, çiftli gitarlar(üstte 12 telli altta 6-7 telli), 7 telli gitarlar, perdesiz gitarlar, Headless(kafasız) gitarlar çıkmıştır. Breakdance, "sokak dansı" olarak da bilinen break dance kültürüne ait dans türüdür. Bu dansı yapan erkeklere "b-boy" ya da "breakboy", kızlara ise "b-girl" ya da "break girl" denmektedir. B-boylar 1980'li yıllardan itibaren sadece breakdance yapan gençlere değil DJ'lere ve rapperlara da verilen ad olmuştur. Breakdance kültürü 1980'li yılların başında büyük bir patlama göstermiştir. Breakdans, 1970’lerin sonlarında New York’un Bronx mahallesinde Siyah ve Hispanik gençler arasında başlayan ve kısa bir süre sonra dünyanın her yerine yayılan “yarışmacı (competitive), akrobatik ve pantomomik bir sokak dansı şeklidir.” Breakdans hip hop’ın önemli unsurlarından biridir (Diğerleri MC’ing, DJ’ing ve Grafiti). Başlangıçta sadece yerde dans etme anlamına gelen breakdans, şu an electric boogie, locking, uprocking, popping ve diğer fantezi varyasyonları içeren bir kavram haline gelmiştir. Breakdans ayrıca breaking, b-boying ve b-girling olarak da adlandırılmaktadır. Dansa ismini veren “break” kelimesinin tam olarak nerden geldiği bilinmemekle birlikte büyük olasılıkla funk müzikte kullanılan “break” teriminden geldiği düşünülmektedir. (Funk’ta “break” ritmin hızlandığı ve dansçıların maharetlerini gösterdiği bölüm olarak adlandırılır.) Dans ilk başlarda gettolarda yaşayan grupların bölgelerini belirlemek ile ilgili sorunları çözmede kullandıkları bir araçtı. Yaratıcı ve zor derecede karışık hareketler sergileyen grup kapışmayı kazanır ve mekanın sahibi olurdu. Fakat medyanın gösterdiği ilgi ile breakdans kısa sürede popüler kültürün vazgeçilmez bir nesnesi halini aldı. Sokaklarda mekanları için dans eden gençler artık kliplerde veya filmlerde rol kapmaya çalışan insanlar olmuşlardı. Breakdans formatı başlangıçta sadeydi: Dans edecekler bir daire oluşturur. Dans edecek kişi dairenin içine girer ve ritme ayak uydurmak için bir dizi ayak hareketi (footwork) yapar. Ardından yer hareketleri başlar: yerde sırt üstü veya kafa üstü dönmeler, ayak döndürmeler vs. Yer hareketlerinden sonra dansçı anlık bir fotoğraf (freeze) verir ve daireye katılır. Sıra bir başka dansçıdadır. Dansın bu basit formatı ilk fotoğraftan sonra ayak hareketlerinin ve yer hareketlerinin tekrar tekrar bağlanmasıyla uzatılabilir. Fotoğraf dansın en önemli parçası kabul edilir ve dansçının bir çeşit imzasıdır. Fotoğrafın temel değeri rakipleri aşağılayıcı, rakiplerle alay edici ve yaratıcı olmasından gelir. Bunun dışında dansçıya freeze dışında ayrıcalık (özellik) kazandıran figürler de olabilir. Örneğin Crazy Legs (Çılgın Bacaklar), bacaklarını lastik gibi kullandıkları figürleri ile ünlenmişlerdir. Veyahut da, Kip Dee, elleri üzerinde yürüyüp dans etmeyi icat ettiğini iddia etmiştir. Dansın yarışmacı yönü yeni hareketlerin bulunmasına önayak olmuştur. Hatta pek çok breakdansçı buldukları hareketlerin isimleriyle anılmıştır. Yaratıcılık breakdansın ayrılmaz bir parçası iken günümüzde dansın sokaklardan alınıp dans kurslarına taşınması standartlaştırmayı beraberinde getirmiş, bu durum dansın özündeki yaratıcı itkiye büyük ket vurmuştur.
|
|
|||||||
![]() |